Türk Medeni Kanununda mirasçılara (yasal mirasçılara, atanmış mirasçılara ve vasiyet alacaklılarına) miras durumunu gösteren belgeyi talep etme hakkı verilmiş olup, bu belge mirasçılık belgesi olarak da adlandırılan   “veraset ilamı”dır.

(2) 31/3/2011 tarihli ve 6217 sayılı Kanunun 19 ‘uncu maddesiyle, bu maddenin birinci fıkrasında yer alan “sulh mahkemesince” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya noterlikçe” ibaresi eklenmiş ve metne işlenmiştir.

IV. Mirasçılık belgesi (2)
Madde 598- Başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince veya noterlikçe mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verilir.

Veraset ilamının (Mirasçılık Belgesinin) verilmesi ile beraber yasal ve atanmış mirasçılar ile vasiyet alacaklıların bu sıfatları aleniyet kazanmış olacaktır. Bunun yanı sıra hak iddiaları da kolaylaşacaktır. Ancak mirasçıların aleniyet kazanması aynı zamanda üçüncü kişilere de itiraz etme hakkını tanımış olacaktır. Veraset ilamına itiraz edilmemesi halinde belge verilebileceği gibi itiraz edilmesi halinde daha farklı bir durum söz konusu olacaktır.

Mirasçılık belgesi yukarıda kanun maddesinde de açıkça görüleceği üzere noterler tarafından da talep eden kişiye verilebilecektir. Ancak kayıtların yeterli olmaması ve veraset ilamının verilmesinin yargılamayı gerektirmesi hallerinde veraset ilamı noter tarafından verilemeyecektir. Bu halde talep sulh hukuk mahkemelerine iletilecektir. Burada açılan dava ise çekişmesiz yargının konusu olacaktır.

Mirasçı atamaya veya vasiyete ilişkin ölüme bağlı tasarrufa mirasçılar veya başka vasiyet alacaklıları tarafından kendilerine bildirilmesinden başlayarak bir ay içinde itiraz edilmedikçe, lehine tasarrufta bulunulan kimseye, sulh mahkemesince atanmış mirasçı veya vasiyet alacaklısı olduğunu gösteren bir belge verilir.

Veraset ilamında (Mirasçılık Belgesinde) sadece veraset ilamını talep eden mirasçının değil tüm mirasçıların miras payları gösterilir. Veraset ilamının talep edilmesi halinde diğer mirasçılara ve vasiyet alacaklarına haber verilir. Bildirim tarihinden itibaren bir ay içerisinde itiraz edilmemesi halinde bu belge talep eden mirasçıya verilecektir. Ancak bir ay içerisinde itiraz eden mirasçı ya da vasiyet alacaklısı bir yıl içinde iptal ya da tenkis davası açmazsa itirazın etkisi ortadan kalkacaktır. Bu sebeple de talep eden mirasçıya veraset ilamı verilir.

Mirasçılık belgesinin geçersizliği her zaman ileri sürülebilir.

Fakat mirasçılık belgesi yani veraset ilamı aksi ispat edilebilir bir delil niteliğinde olması sebebiyle bir aylık itiraz süresi kaçırılmış olsa bile bu belgenin alınmasına yahut alınmış ise geçerliliğine itiraz edilebilecektir. Fakat bu halde bazı farklılıkların olduğundan bahsetmek gerekmektedir. Bir aylık süre içerisinde itiraz edilmesi halinde itiraz veraset ilamının verilmesini bir şarta bağlı olmadan durduracaktır. Fakat sürenin geçmesi halinde itiraz edilmesi durumunda “ispat yükü” konusu ortaya çıkacaktır. Kanunda belirlenen süren geçmesinden sonra itiraz edilmesi halinde ispat yükü itiraz eden kişinin üzerinde olacaktır. İtiraz eden mirasçı ya da vasiyet alacaklısı bu durumda belge sahibinin mirasçı olmadığını ispat etmek zorundadır.

Tüm bu sebeplerle itiraz hakkının kullanılmasının bir aylık süre ile kesin olarak sınırlandırılmadığı söylenebilecek olmakla beraber bu süre zarfında itirazın yapılmasının özellikle ispat konusunda daha lehe olacağından bahsedilebilecektir.

Ölüme bağlı tasarrufun iptaline ilişkin dava hakkı saklıdır. “

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir