YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/15568 K. 2011/15358 T. 13.10.2011

DAVA: Dava dilekçesinde vasiyetnamenin iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR: Davacı dilekçesinde, müteveffa eşi Rüştü’nün 17.1.1998 tarihli vasiyetnameyle davacının mirastaki saklı payını ortadan kaldırıp. T.M.K.hükümlerine aykırı olarak 2 çocuğuna bıraktığını. T.M.K.506 nci maddesi hükmüne göre saklı payında müteveffanın tasarruf yetkisi bulunmadığını, davalıların açtığı vasiyetnamenin tenfizi davasında kendisine vasiyetnamenin iptali davası açmak üzere süre verildiğini belirterek, vasiyetnamede saklı payına tecavüz eden kısmın iptaliyle yasada kendisine tanınan saklı payın iadesine ve bu payın korunmasıyla vasiyetnamenin bu yönde iptali yönünde karar verilmesini talep etmiştir.

Davalılar cevabında, davacının miras için babalarıyla evlendiğini belirterek davanın reddini dilemişlerdir.

Mahkemece, vasiyetnamenin aynen uygulanmasının sağ kalan eşin saklı payını ortadan kaldırdığı gerekçesiyle vasiyetnamenin iptaline karar verilmiştir.

Vasiyetnamenin iptali sebepleri T.M.K.nun 557 ve 558. maddelerinde sınırlı bir şekilde gösterilmiştir. Davacı, bu maddelerde düzenlenen iptal nedenleri hakkında bir delil sunmamıştır. Saklı payın ihlali vasiyetnamenin iptali nedenleri arasında bulunmamaktadır. Koşulların varlığı halinde tenkis davasına konu olabilir.

O halde talep, vasiyetnamenin iptali olarak değil tenkis ( T.M.K.563 madde hükümlerine göre incelenerek karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu sebeplerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istenmesi halinde temyiz edene iadesine, 13.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir